İSA MESİH VE İNCİL HAKKINDA

İncil’in Güvenilirliliği

İncil değiştirildi mi?

Birçok insan bize gelip dünya çapında bilinen ve kanıtlanan bir gerçekmiş gibi, İncil’in tarih boyunca ‘papazlar’ tarafından değiştirildiğini söylüyor. Açık söylemek gerekirse, halkımız bu iddiayla bize ve inancımıza ne kadar hakaret ediyor olsa da üzüldümüz nokta şu ki, esas Allah’ın karakterine ve Kutsal Kitap’ına hakaret ettiklerinin farkında bile değildirler. Bir de bunu İncil’i hiç okumadan ileri sürmeleri bizi gerçekten üzüyor. Öncellikle şunu belirtmek gerekir ki, bugüne kadar hiç kimse bu iddiayı doğrulayacak küçücük bir kanıt bile gösterememiştir. Bunların hepsi kulaktan dolma boş ve yersiz iddiaların ötesine gitmiyor.

Türkiye’de bulunan Süryanice bir İncil nüshası (M.S. 165)
Türkiye’de bulunan Süryanice bir İncil nüshası (M.S. 165)

Aslında 19. yüz yılda Avrupa’nın birçok ateist düşünürleri bu konuyu ele almışlar ve uzun yıllarca İncil’i çürütmek için onu bilimin ve mantığın süzgecinden geçirdiler fakat sonunda İncil’in Tanrı’nın değişmez eseri olduğuna kanaat getirmek zorunda kaldılar.1

“İncil değiştirildiği” iddiasının komik tarafı da şudur; farz edelim ki Mesih’ten 500 sene sonra yaşamış bir papaz, İncil’in bazı öğretilerini benimsemediği için onu değiştirmek istedi. Fakat bunu tamamıyla gerçekleştirebilmesi için onlarca dillere çevrilen ve dünyanın dört bucağına yayılan binlerce İncil nüshalarının hepsini bir araya toplayıp tek tek yeniden yazması gerekirdi. Sizce böyle bir şey mümkün mü? Yine başka birisi, İncil’in aslının çoktan kaybolduğunu, Hristiyanların şimdi kullandığı İncil’in uydurma olduğunu emin bir şekilde iddia eder. Peki, “Elimizdeki İncil’in değiştirildiğine dair her hangi bir kanıt gördünüz mü?” ya da “Tam olarak neresi değiştirildi?” diye sorduğumuzda, “Bilmiyorum, yalnız öyle duymuştum” gibi cevaplar alıyoruz. Galiba insanlar bu söylentiyi böyle rahatça ileri sürmenin ne kadar büyük bir iddia olduğunu fark etmiyorlar. Sonuçta bu kitap Tanrı’nın Sözüdür ve insanlar tahrif olduğunu öne süreceklerse ellerinde çok ciddi kanıtlar olması gerekmez mi? Tam aksine kitabın kendisi veya tarihsel kanıt olsun, bilimsel ya da mantıksal kanıt olsun, her alanda İncil’in Tanrı’nın esini olup bozulmayarak ilk Kilisenin döneminden bu yana sağlam bir şekilde elimize ulaştığını kanıtlayabiliyoruz.

Yine yukarıdaki iddiaların gerçek olduğunu varsayarsak, herşeyden önce Tanrı’nın hikmeti ve gücünü hiçe indirgeyip karakterini küçümsemiş olmaz mıyız? Hâlbuki hepimiz kadir olan, her şeyi bilen, her şeye gücü yeten tek bir Allah’a inanıyoruz. Eğer Tanrı dün, bugün ve sonsuza dek değişmez tek Tanrı ise, kendi Sözü’nün de değiştirilmesi olanaksızdır; çünkü Tanrı sözlerini insanlara gönderdiğine göre onları koruyabilecek güçte olsa gerek. Yoksa Tanrı kendi sözüne sahip çıkamıyorsa nasıl güvenilir olduğunu gösterebilir? Üstelik bu asılsız şeyleri söyleyerek, haşa haşa, papazların Tanrı’dan daha güçlü olduklarını mı iddia ediyoruz? Bu mümkün değil çünkü Tanrı kutsal sözlerinin asla değiştirilemeyeceğine dair sürekli vaatte bulunmuştur:“Size doğrusunu söyleyeyim, yer ve gök ortadan kalkmadan, her şey gerçekleşmeden, Kutsal Yasa’dan ufacık bir harf ya da bir nokta bile yok olmayacak.” (Matta 5:18)

İncil’in Grekçe bir nüshası
İncil’in Grekçe bir nüshası

İkinci olarak, İncil’in değiştirilmediğini ispatlayan binlerce tarihi elyazmaları arkeoloji müzelerinde sergilenmektedir. İsa Mesih’ten sonra ilk yüzyıllardan başlayarak eski Kilise dönemlerinden kalan 5.000 metinden daha fazla orijinal yazım dili olan Grekçe (Eski Yunanca) el yazması, yani İncil nüshaları vardır.2 Aynı zamanda Mesih’ten kısa bir zaman sonra diğer dillere (Latince, Keldanica, Süryanice vb..) çevrilmiş 9.000’den fazla İncil el yazmaları bulunmaktadır.3 Ayrıca Kilisenin ilk önderlerinin yorum ve ilahi kitaplarından İncil’den o kadar çok alıntı var ki, başka hiç kalıntı kalmamış olsa bile, sadece onların yazılarından İncil tekrar oluşturulabilir. Mantıksal olarak da, İncil’in metni üzerinde iddia edilen bu oynamalar yapılmış olsaydı kesinlikle içeriğinden belli olurdu çünkü öne sürülen bu değişiklikler İncil’in kendi içinde çelişkiler yaratırdı. Fakat onu okuyan herkes İncil’in ne kadar tutarlı, mantıklı ve akıcı olduğuna kanaat getirebilir.

Şu anda elimizde bulunan bu İncil, mevcut olan eski nüshalarına dayanarak titiz bir şekilde Türkçe’ye çevrilmiştir. İlginçtir ki eskiden yazılan eserlerin hiçbiri, (Örneğin: İlyada ya da Aristo’nun eserleri) İncil’e ilişkin mevcut bulunan metinsel kaynakların yüzde beşine bile sahip değildir ama kimse o kitapların değiştiğini iddia etmiyor.4 Gerçek şu ki dünya çapında İncil kadar sağlam ve güvenli bir şekilde günümüze kadar aktarılmış, dikkatlice çevrilmiş ve itinayla korunmuş hiçbir eser bulunmamaktadır. Dolayısıyla ilk olarak Tanrı’nın güvenilirliliğine olan imanımıza  ve daha sonra da bilimsel araştırmalara dayanarak Allah’ın Sözü olan İncil’in asla değiştirilmediğini ve değiştirilemeyeceğini emin bir şekilde söyleyebiliyoruz (bkz. 2. Timoteos 3:16, 2. Petrus 1:19-21).

 

1 Josh McDowell Hüküm Gerektiren Yeni Kanıtlar (Sf. 63) Zirve Yayıncılık, 2008

2 F.F. Bruce, Elimizdeki İncil Sağlamdır (Sf. 9-10).

3 Lütfi Ekinci, John Gilchrist, Evet, Kitabı Mukaddes Tanrı Sözü’dür (Sf. 187), Müjde Yayıncılık, 1993.

4 Josh McDowell, Marangozdan da Öte (Sf. 35-36) Zirve Yayıncılık, 2003.

 

 

Soru Listesine Dön
Sonraki Konu